Hentbol takımımızın başarılı oyuncusu sevgili Mehmet Nesih ÇAKAR ile samimi bir söyleşi gerçekleştirdik. Sporcu kimliğini tırnakları ile kazıyarak edinmiş, ardından bir çok önemli organizasyonda başarısını kanıtlamış olan Nesih ile, hem kendi özeli, hem Türk Hentbolü hem de Beşiktaş sevdası üstüne söyleştik. İşte Mehmet Nesih ÇAKAR.
Sevgili Mehmet Nesih ÇAKAR hoşgeldin… Bize biraz kendinden bahseder misin?
Ben 1975 Diyarbakır doğumluyum. 3-4 yaşlarındayken ailemle beraber İzmir’e yerleştik... İlkokulu İzmir ve Kuşadası'nda, Ortaokul ve Lise eğitimimi ise Adana`da tamamladım…
Hentbole başlaman nasıl oldu? Sporculuk kariyerini biraz anlatır mısın?
Hentbole ortaokulda başladım. O zamanlar Adana İstiklal Ortaokulu'nun 2. sınıfındaydım ve beden eğitimi öğretmenim Celal USTA sayesinde hentbole başladım. Daha sonra ise Adana Erkek Lisesi'nde hentbole devam ettim.
Kulüp olarak Çukobirlik'te Murat UZAL, Metin MUHACİR, Mahmut KIZILDAN ile birlikte A Takımına kadar kısa bir sürede ulaştım. Okul hayatımda başarılı bir öğrenciydim. Hentbolde de kısa sürede yıldız ve genç mili takımına çağrıldım ve milli takım formasını giymeyi başardım.
Liseden sonra Çankaya Belediyesi Spor Kulübün'e transfer oldum. Rahmetli Yaşar SEVİM’in teşvikiyle Ankara'da Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu'na başladım ve bitirdim. Ankara’da kaldığım yıllarda spor hayatıma Çankaya Belediyesi, Aski, Halkbank takımlarında oynayarak devam ettim... Daha sonra Mersin Yenişehir Belediyesi'ne transfer oldum. Son üç yılımda da Beşiktaş Hentbol Takımında devam etmekteyim. Hentbolde Genç ve A Milli Takımlarında 130 dan fazla maçta milli formayı taşıdım.
1997 yılında Üniversiteler arasında Macaristan'da düzenlenen Dünya Şampiyonası'nda 2. olduk. Ardından Plaj Hentbolü'nde Mısır'da Dünya Şampiyonası'nda 2. olduk.
Spor hayatında aklında en çok yer eden süreç ne zaman?
Benim unutamadığım anılarımdan en güzeli, Beşiktaş Hentbol takımıyla City kupasındaki Avrupa 3.lüğümüzdür. Gerçekten süper bir süreçti.
Avrupa'daki durumumuz hakkında ne düşünüyorsun?
Bu sezon Avrupa`da, Süper Lig'de ve Türkiye Kupası'nda 3 kulvarda da ilerliyoruz... Ligin ilk yarısını bildiğiniz gibi lider tamamladık... Bundan sonra da Beşiktaş'ımızı Avrupa`da zirveye çıkarmak için mücadele edeceğiz...
Beşiktaş'ta oynamak nasıl bir duygu senin için?
Bir "Beşiktaşlı" olarak Beşiktaş Hentbol Takımında olmaktan gurur ve onur duyuyorum... Beşiktaş benim için çok değerli ve gönlümde çok özel bir yerdedir. Burada biz Avrupa kupalarında bir tarih yazarak 3. olduk... Liglerde ise son iki senede almadık kupa bırakmakmadık... İnanıyorum ki bu sene de hem Avrupa`da başarılı olacağız, hem de Lig Şampiyonluğu ve Türkiye Kupası Şampiyonluğu'nun ikisini bir arada, 3.üncü kez üstüste alacağız. 3 yıl üstüste 6 kupa birarada alarak Türk Hentbol tarihine Beşiktaş'ımızın ismini yazacağız.
Biz de başarılı olacağınıza yürekten inanıyoruz. Peki biraz özel hayatından bahsedersek?
Üçü erkek, ikisi kız olmak üzere 5 kardeşiz. Ben ikinci sıradayım. Ailem İzmir’de yaşıyor, ben ise spordan dolayı ailemden uzak bir hayat yaşıyorum. Şu anda nişanlıyım ama bu sene sonunda nişanlımla beraber evlilik planları yapıyoruz. Düğünüme bütün Beşiktaşlı arkadaşlarım ve taraftarlarım davetlidir.
İstanbul Bahçelievlerde bulunan Kocasinan Şehit Samet Kırbaş Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi'nde Beden Eğitimi öğretmenliği yapıyorum. Hentbol ve öğretmenliği bir arada tempolu şekilde devam ettiriyorum.
Biz düğün davetiyemizi aldık. Şimdiden mutluluklar dileriz. Biraz da takımımızdan bahsedelim. Takım içindeki arkadaşlık nasıl?
Bizim takımdaki arkadaşlık ve dostluk süperdir. O yüzden başarılarımıza her yıl bir yenisini daha katıyoruz. Kısaca biz, büyük bir aile gibiyiz.Bu ailenin bir parçası olmaktan her oyuncumuz onur duyuyor. Ve başarılar böylelikle yakalanıyor.
Türkiye ve Avrupa Hentbolünü karşılaştırsan, neler söylersin bu konuda? Ne gibi farklar var?
Hentbol'de Avrupa'da söz sahibi ülkeler var. Bunlardan birkaçı İsveç, Almanya ve İspanya... Bu ülkelerde hentbol gerçekten üst seviyede oynanmaktadır. Aynı zamanda kemikleşmiş bir seyirci kitlesi ve çok sayıda sponsorları var.
Türkiye'de hentbol'e fazla ilgi ve sponsor desteği yok. Onlarla aynı düzeyde mücadele etmek zor ama bizler tam profesyonel olmadığımızdan elimizden geldiği kadar "amatör olarak" onlarla mücadele etmeye çalışıyoruz. Ancak güçlü sponsor, mali destek ve taraftar ilgisi ile şampiyonlar liginde bu ülkelerle baş edebiliriz.
Ayrıca ülkemiz hentbolünün, özel sektör ilgisizliği ve büyük takımların ligde olmaması gibi sorunları var. Bu yüzden alt yapı oluşmuyor. Özkaynak'tan iyi sporcular yetişmiyor... Bu nedenle rekabet de gelişmiyor. Ve nihayetinde az ilgi duyulan bir spor olarak kalıyor.
Mesela Galatasaray ve Fenerbahçe takımları ligde olsalar biraz daha ilgi ve rekabet olur. Bu da ülkemizde hentbol'ün daha fazla ilerlemesine yardımcı olur.
Genelde hentbol'e taraftarın ilgisi nasıl sence?
Daha önce oynadığım takımlarda, genelde hentbole fazla ilgi olmadığından, fazla seyircimiz yoktu.
En çok seyirci kitlesini Mersin Yenişehir Belediyesi'nde görüyorduk. Ama Beşiktaş Hentbol Takımı'na gelince gerçekten taraftar desteğini hissettim. Hele Avrupa Kupaları'nda ve derbi maçlarında, gücümüze güç katıyorlar, katıyorsunuz...
Beşiktaş taraftarı bizi yalnız bırakmıyor ama biraz daha destek alırsak, daha iyi olur diye düşünüyorum. Bütün taraftarlarımızı Süleyman Seba Spor Salonu’na bekliyoruz.
Ligin ilk yarısını değerlendirir misin bizim açımızdan?
Ligde yenilgisiz olarak ilk yarıyı lider bitirdik. Avrupa kupalarında ilk 16’da kaldık. İnşallah sezonu böyle bitiririz ve önce Süper Lig ardından Türkiye Kupası şampiyonluklarını alırız. Avrupa Kupalarını da en iyi yerde bitirmek istiyoruz.
Kariyerinin bundan sonraki döneminde düşündüklerin neler?
Artık 36 yaşına geldim ve yavaş yavaş spor hayatımı bırakma zamanımın geldiğini düşünüyorum. Son senelerimde şampiyonlar liginde takım arkadaşlarımla beraber mücadele edip, başarılı olmak istiyorum. Güzel bir şekilde hentbole ve Beşiktaş`a veda etmek istiyorum. Aslında daha sonra da Beşiktaş Jimnastik Kulübü'ne altyapılarda hizmet etmek isterim. Bir Beşiktaş'lı olarak insan daha ne ister?
Son olarak "21 numaralı forma"nın özel bir anlamı varmı senin için?
21 numaralı formayı giymemin sebebi Pascal NOUMA’dır. Beni etkileyen bir futbolcuydu ve iyi bir Beşiktaşlı'ydı... Hatta Halk Bankası'nda oynarken, Ankarada'ki Beşiktaş taraftarları ile güzel bir diyalog olmuştu.
Ben de Beşiktaş'lıyım ve Pascal NOUMA’nın hayranıyım. Bu yüzden 21 numaralı formayı istedim. Taraftarlar da maç boyunca beni motive edip desteklediler.
Size ve taraftarlarıma teşekkür ediyorum.
Sevgili Mehmet Nesih ÇAKAR, biz teşekkür ederiz. Başarılarının devamını dileriz.
SonBarikat
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder