25 Temmuz 2010 Pazar

Ruhun Şad Olsun Mehmet Işıklar (Optik Başkan)









Ölümünün 3. yılında Optik Başkan'ı saygıyla anıyoruz.
Biri çıkıp, gelse,
Her şey yalan dese...

24 Temmuz 2010 Cumartesi

Işıklar İçinde

1969 yılında, İstanbul’da bir Kadırgalı olarak dünyaya geldi Optik.
Herkes babadan, o dededen Beşiktaşlı olarak altısında iken gittiği ilk maçında Beşiktaş yenilmiştir ve hüzne gark olup ağlar.


Gaziosmanpaşa’da orta mektepte iken, tribünle birlikte nefes almaya başladığında aynı dönemlerde sabahlamaların ortasındadır Optik. Kulağından çekilip, kıçına tekme vurularak hadi doğru eve bakiim denen çocuk. Annesinin gözünü yollarda bırakan çocuk.


Deplasman otobüsü hareket edip, uzaklaştıktan sonra geri gönderilmesini imkansızlaştırıp, ortaya çıkan çocuktur Optik. Kabataş Erkek Lisesi’nin 343 Mehmet Işıklar’ı, zeki ve Beşiktaşlı oluşu ile hafızalarda yer eder hep.


Pazartesinden sonraki her gün yoklamada mevcuttur Optik. Pazartesi, onun tatil günüdür. Ya pazardan Beşiktaş ile beraberdir, ya da deplasmandan yeni gelmiştir.
Aynı yıllarda çArşı’nın temellerini atarlar arkadaşları ile beraber.


Lise sonrası Mimar Sinan Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde öğrenimine devam ederken, tarihten daha çok feyzaldığından olsa gerek üniversite sınavına tekrar girip, iyi bir derece ile İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’ne girer. Aksatmadan sürdürdüğü öğrenim döneminden sonra Galatasaray Lisesi’nde öğretmenlik stajını yapar.


Sonrası Çubuk’da bir yatılı lisede öğretmenliktir. Herkese hak ettiği kadar; ama Beşiktaşlı kardeşlerine gönül kanaati olarak bir not fazlasını veren bir öğretmen. Gönlündeki zenginlik ile fakir fukara babalığı yapan bir öğretmen. Öğrettikleri yalnızca sınıfındaki yatılı öğrencileri ile sınırlı değildir.


İki yıllık bir aradan sonra askerliğinin ertesinde bir daha terk edemez semti. Tribünlere kalıcı olarak döner.


Sokak köpekleri dahi sahipsiz değildir artık.


O bir liderdir. Liderliğini şöyle anlatır; “Anadolu’dan gelen kendimizin ve rakibimizin taraftarları ile bile tek tek ilgileniyorum; çünkü liderlik bunu gerektiriyor.”
Beşiktaş’ı mazeretsiz yasayan güzel insan...


Daha çok şey varken, bir umutken, birden perde kapanıyor. Daha çokça güzelliklerin hep birlikte yaşanabileceği ihtimali varken birden Işıklar gitti ve hepimizin ev ödevi yarım kaldı.


SonBarikat

23 Temmuz 2010 Cuma

Kalbimizdesin Cenk Koray

Gerçek Yıldızlar Ölmez, Kalbimizdesin Cenk Koray! Senelerce herkesi güldürdün, biz senin yüzünü güldürüyor muyuz Cenk Abi? Son dönemde anlamı basitleştirilmeye çalışılan " Beşiktaşlı Duruşu" nun en güzel örneklerinden birini yaşatıp, bizlere emanet eden Cenk Koray abimizin ruhu şad olsun.
"Bjk plazanın önünde yirmiye yakın gazeteci ellerinde fotoğraf makineleri, kameralar büyük bir merakla az sonra karşılarına çıkacak olan basın sözcüsü Cenk Koray'ın yapacağı önemli açıklamayı bekliyordu....Yaşlı ve yorgun adam, ağır hareketlerle çıktı gazetecilerin karşısına... Yüzünde bir solgunluk bir üzüntü hali vardı... Önüne uzatılan mikrofonlar karşısında bir süre suskun kaldı... Bu uzun suskunluğun ardından zar zor yapabildi açıklamayı:

-Değerli kamuoyu;Yeni teknik direktörümüz "john benjamin toshack"... dün akşam saatlerinde... kulübümüze bu sene takımımızda bulunmasını düşünmediği futbolcuların listesini vermiş bulunmaktadır...Bu futbolcu kardeşlerimize yeni kulüp bulmaları konusunda her türlü yardımı ve ilgiyi göstereceğimizi belirtmek isterim...Yıllar boyunca türk futboluna,milli takıma ve BEŞİKTAŞ'IMIZA...


Cenk Koray, derin bir nefes alır burada.... Konuşmasının başında olduğu gibi boğazı düğümlenir.... Kelimeler çıkmakta zorlanır... Ve işte o an da, buğulanmayı daha fazla gözlerinde esir tutamaz ve dudakları titrerken bir damla yaş süzülür yanağından... Ve konuşmasına güç bela devam eder...

..büyük hizmetlerde bulunmuş olan değerli futbolcumuz RECEP ÇETİN ile hocamızın kararı gereği... Maalesef yollarımız ayrılmış bulunmaktadır...

işte bu açıklamanın tam yumuşak karnında yer alan "o Cenk Koray'ın yüzündeki ifade" ,"o istemeyerek yapıldığı her halinden belli olan ayrılık kararı"dır... Yıllar sonra türk futbolseverler anlayacaktır ki bu ayrılık, bu hüzün yani Cenk Koray'ın yüzündeki o ifade; 2000'lı yıllarda hızını artıracak olan, sermayeleşen futbolun başlangıç durağı olacaktır...Yıllar boyu türk futbolunda geçmişe saygının, özdeğerlere sahip çıkmanın, onur savaşını vermiş olan BEŞİKTAŞ'ın ilk düşen kalesidir Cenk Koray'ın yanağındaki gözyaşı..." (Alıntı: http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=4734930)

Sevmiyoruz Temmuz'u.. Temmuz hep sevdiklerimizi aldı bizden. Kaptanımızı, abimizi, kardeşimizi, arkadaşımızı...

SonBarikat



19 Temmuz 2010 Pazartesi

Seni Çok Özlüyoruz Vedat Okyar

Vedat abimizi, kaptanımızı ölümünün 1. yılında saygıyla anıyoruz. Yarın (20 Temmuz) saat 11:00'da Zincirlikuyu Mezarlığı'nda sevenlerin sana gelecek Vedat Kaptan.


Tribünlerimiz, Vedat Kaptanımız'ın hastalığını öğrenince, O'ne en sevdiği yerden seslenmişti. Şeref Bey'den haykırmıştı: "Bugün dost yaralanmış, yine gönlüm hoş değil!"


Biricik abimiz niye kendisini bu denli sevdiğimizi kanıtlarcasına yanıt vermişti bizlere:" Pankartı görünce çok duygulandım. Zaten oğlum da bunu söylemek için hemen telefon etti. Beşiktaş'ta forma giyen futbolcuların hepsinin bu vefayı anlamaları lazım. Her zaman söylerim; benim en yakın akrabalarım Beşiktaş taraftarlarıdır, öz akrabalarım değil... Camiamızdan da birçok kişi halimi, hatırımı, sağlığımı soruyor..."

Seni çok özlüyoruz.

SonBarikat

Ruhun Şad Olsun Vedat Kaptan


Beşiktaşlı seni unutmaz Vedat Kaptan

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Bir Maniniz Yoksa Size Gelecektik


Merhaba;

Kurada Beşiktaş ile eşleştiğimizi öğrenince hem heyecanlandık hem de çok mutlu olduk. Elbetteki sizler asıl favori olansınız ama bu bizim gibi amatörler için belki de karşımıza hayatta ancak bir kez çıkabilecek bir tecrübe demek.

Beşiktaş’ı daha önce gerek şampiyonlar ligi gerekse de uefa kupası maçlarında tv’den izlediğimiz kadar biliyoruz. Takımınızın yıldızları ile tanışacak olmak bir onur; bu yüzden İstanbul’da oynamayı heyecan içinde bekliyoruz ama elimizden gelenin en iyisini yapmak ve Beşiktaş’ın yıldızlarına zorlu bir mücadele içinde geçirecekleri maç sunmak istiyoruz.

Vikingur takımını ve gündelik yaşamını sizlere şöyle özetleyebilirim;

Haftada 40 saat çalışıp bazen 4, bazen 5 gün olmak üzere genelde akşamları saat 6 ila 8 arası idman yapan işçileriz bizler. Yarı profesyonel ve amatörlerden oluşan bir takımız. Benim gibi bankada çalışanından, fabrika işçilerine kadar ve hatta hala eğitimine devam eden öğrencileri de barındıran bir takım.

Toplam nüfusu ikibin olan birbirine yakın iki köyün takımları GÍ Gøta ve Leirvík ÍF’in iki yıl önce birleşmesi sonucu Vikingur olarak doğduk. Bu kulüpler küçük kulüplerdir ama özellikle GÍ Gøta gurur duyulacak bir geçmişe sahiptir ki Faroe’de altı şampiyonluk kazanmıştır. Fakat Vikingur daha ilk günden itibaren tam anlamı ile bir başarı hikayesidir çünkü kulüp mümkün olduğunca yerel sporcularla hayatta kalmak istiyor. Asıl amacımız her zaman için yerel oyuncuları kazanmaktır.

Beşiktaş maçını başarı ile geçmenin bizler için büyük bir hedef olduğunun farkındayız, hatta çok büyük bir hedef. Fakat avrupa liginde Faroe futbolunu temsil edecek olmanın gururunu yaşıyoruz. Futbolu seven, forması için kalpten mücadele edecek olan bir grup işçi olan biz amatörler için bu durum muazzam bir şey. Bizler şu an Beşiktaş gibi uluslarası saygınlığı olan bir takıma karşı oynayacak olmanın önceliğine sahibiz.

30 bin kişilik bir kalabalığın önünde oynama şansına sahip olmak bir çoğumuz için rüyanın gerçek olması gibi bir şey. Özellikle de dünyaca ünlü olmuş Çarşı gibi bir taraftar topluluğunun olduğu kalabalığa oynamak… Sıcak karşılanacağımızdan ve bu çok çalışan, yıldızı olmayan ama tıpkı sizler gibi futbolu çok seven biz amatörlere karşı saygı ile yaklaşılacağından şüphemiz yok.

Takımım adına şunu söylemek isterim ki bir an evvel İstanbul’da olmayı gözlüyor ve sizleri de ikinci ayakta Faroe Adaları’na bekliyoruz.


May the best team win !
İyi olan kazansın !


Niclas NiclasenVikingur
Futbol Takımı Kaptanı

Ruhun Şad Olsun Alper

Yine geldi Temmuz...

Sensiz 3. sene...